15 – 23 Ekim Kiev ve Biraz da Zaporojnia (Kry)

Kiev’e öncesinde hem iş hem gezi ve takılma amaçlı 5 kez gitmiş biri olarak yazın arkadaşla bunaldığımız işten dolayı da tatil yapamadığımız bir anda bizde tekrar gitmek isteği belirmiş ve ağustos ayında ekim için bilet almaya karar vermiştik. sonradan bi arkadaş daha eklendi sayımız 3 oldu. Gerek o sıra Kiev biletlerinin çok uçuk olması, gerekse bir arkadaşımızın zaporojnia da yaşaması ve bir de pegasusun biletlerinin zaporojnia’ya neredeyse sudan ucuz olması bizi önce zaporojnia’ya bilet alıp ordan da Kiev’e aktarma yapmaya itti. önceliklikle amaç Zaporojnia’da bir kaç gün takılıp sonrada uygun uçak bulursak uçak, yoksa trenle kieve geçmekti. sonrasında baktık burdaki zaporojnia yorumları hiç iç açıcı değil ve varacağımız saatin hemen 4 saat sonrası uygun Kiev bileti var boş yere zaman kaybetmeden sadece zaporojnia dan kiev’e aktarma yapalım döneceğimiz günden bir gün öncede tren ya da uçakla zaporojniaya geçer son günümüzde hem arkadaşımızı görür hem de orda takılırz dedik.
bu şekilde plan yaptık ve kieve geldik. Ben hem bu son tatil hem de esas olarak genel önceki tatillerimden olan izlenimlerimi paylaşmak istedim.Öncelikle Kiev’e gelecekseniz bence kesinlikle ev tutun bunun için zaten dobova olsun booking airbnb olsun birçok site var. bizim her zaman kaldığımız maydan meydanının yakınlarında evler kiralayan emlak şirketi, artık tanıdık gibi olduğundan direkt oradan ayarladık isteyen olursa adını paylaşırım.

evi maydan meydanı ya da kreşatik bulvarının yakın yerlerinde ya da bilemediniz gulliver alışveriş merkezinin oralardan tutun ki gece kulüpleri, cafeler, vs vs gidişiniz her yere rahat olsun. diğer bir tavsiyem tek takılmayı sevmiyorsanız yanınıza bir arkadaş daha alın, 2 kişi ideal, fazla kişi olunca ve arada samimiyet yoksa sıkıntı olabiliyor farklı sesler çıkıyor durmadan en azından.

şimdi esas olaya geçelim. gece külupleri ve izlenimlerimle başlıyayım. bir de unutmadan şunu ilave ediyim, daha önce 1 sene rus 5 ay süre ile de ukraynalı kız arkadaşım olduğundan onların da ingilizcesi iyi olmadığından bi şekilde rusçayı konuşa konuşa ve işim dolayısıyla da lazım olduğundan öğrendim. öğrendim dediysem tabi bi ingilizcem kadar yok. gerçekten çok zor bir dil çünkü ingilizcem 10 üzerinden 8 ise ruscam da 10 üzerinden 4.5 – 5 diyebilirim. bu seviyeye getirmek içinde açıkçası çok uğraştım. rusça az çok bile olsa bi şeyler bilmek büyük avantaj ingilizce bilmek te bence şart. başka türlü çok zor. hoş ben iyi ingilizce bilen ukraynalı da pek görmedim o kadar gittim geldim. iyii ingilizce bilen ukraynalı ile bir tek rostovda tanışmıştım. efsane güzel bi şeydi orda modellik yapıyordu. gel gelelim şimdi izmirde konsamatrislik yapıyor:) yani bi şekilde gene de iletişim kurmak lazım o da ancak karşı tarafta iyi bilmese bile ingilizce ile olur. ha hiç ingilizce ya da rusca bilmeden paralı askerlerle beraber olmak dışında iş yapılır mı bence çok zor ama yapan varsa helal olsun…ingilizce bilmek bence şart rusça ise çoook büyük artı puan…

ilk olarak şunu söylüyim . yerler ortamlar mevsimi ve zamanına göre kesinlikle değişiyor. bi yerden keyif alırken başka bi sefer gittiğinizde aynı yer eziyete dönüşebiliyor. o yüzden bence gitmeden burda son yazılanları baz alın. genel olarak şunu söylüyim mekanlar cuma cumartesi ve birazda pazar tıklım tıklım doluyor ve oralardan daha ziyade iş çıkıyor. onun dışındaki günlerde 1 2 yer hariç pek iş yok. genelde olanda paralı asker.
radio holl: geçen yıl şubatta gittiğimde cuma gecesiydi oraya gitmiştim tanıştığım kızın haddi hesabı yoktu. o kadar kalabalıktıki tanıştığım kızı 4 5 dakika sonrasında içki almaya gidip geri döndüğümde falan kaybediyordum. tam artık o kadar iş yapmış olmama konuşmama rağmen son vurgunu yapamamış olmanın üzüntüsü ile kapının önünde sabahın 6 sında sigara içip kaybettiğim arkadaşımı beklerken bulmuşsam da kendimi, o anda inanılmaz bir piyango vurdu. 2 kız 2 erkek kapıdan çıktı.kendi aralarında bir şeyler tartışıyorlardıki kızlardan biri yanıma gelip benden ateş istedi. sonrasında rusça konuşmaya başladık kendisinin eğlenceye devam etmek istediğini ,arkadaşlarının ise istemediğini , benim ona eşlik edip edemeyeceğimi sordu. ben de hemen atladım tabi tabiki gelirim dedim. erkek arkadaşı kolundan çekiştirip engel olmaya çalışsa da yeni bir mekana gitmek üzere taksiye bindik. unutmadan tam bilmiyorum ama radio holl de masa tutmak 2500gra falan sanırım . bence masa tutmaya gerek yok ortam güzelse zaten barın önünde falan gözünüze kestirdiğinizle konuşun içki falan ısmarlayıp ordan ilerleyin daha iyi. şimdi gelelim o bahsettiğim kızla gittiğim mekana. burdaki yazılarda orayla ilgili pek bir bilginin olmaması şaşırtıcı benim ise kievdeki en favori mekanım,
Heaven : tam da merkezde kreşatikle maydan meydanına çok yakın bi yerde olan bu mekan benim için bir numara.tesadüfen radio holl de tanıştığım ve beni after night partiye çağıran kız sağolsun, yoksa pek Türk ve turistlerin blidiği bir yer değil. cuma cumartesi after night parti sabaha karşı 5 gibi başlar öğlen 12ye doğru biter. loş bir ışık ve house muzikler. içeri de inanılmaz güzellikte bayanlar var.kafalar zaten bi milyon. her türlü iş çıkar. benim 9 a doğru pilim bittiğinden ve başka vk da tanıştığım kız 12 gibi eve geleceğinden bir seçim yapam gerekliydi. heaven daki kız daha eğlenmek istediğini söyleyip 12 gibi kapanışta çıkalım dedi. ben de işim olduğunu söyleyip vedalaşıp çıktım. aslında hata ettiğimi sonradan anladım, önce biraz uyudum soluklandım sonra vk dan tanıştığım kız eve geldiğinde ikisini kıyasladığımda heaven daki bir adım öndeydi ama artık yapacak bi şey yoktu. ben de vk dan tanıştığım kızla beraber oldum. akşamına işim olduğunu söyleyip ona da yol verdim.
ertesi gece önce shooters sonra coyota ugly ye gittikten sonra tekrar bu sefer 2 arkadaşla heaven a gittik. mekan gene potansiyel olarak çok iyiydi. sağa sola iş koyan yol yordam bilmeyen bizim apaçi Türklerden ya da araplardan da hiç kimse yoktu. bu da artı bir puandı. içerde 2 kızla tanışıp sabah saat 10 gibi evlerine gittik.pazar sabahı millet çıkmış kreşatikte sporunu yaparken bizim alkolden kafalar bi milyon geceden kalma haldeydik. pozyanki denilen yerdeki evlerine gittik.ne enteresandırki , ne kadar kızla tanışcam genelde alayı bu pozyanki civarında oturuyor.yer merkezden baya uzakta yeni yeni evlerin sitelerin olduğu bir yer. zamanınız olursa ordaki lokal kulüplere de gidin derim hem turist yok. hem de potansiyel gerçekten yüksek. son kiev macerama gelirsek geçen cumartesi tanışıp arkadaş olduğumuz ukraynalı kızlı erkekli grupla bir karaoke mekanına gittikten sonra, 3 kişi gene heaven da soluğu alalım dedik. kapıdaki güvenlikler sıkıntı yarattı kişi başı 800 gra para istediler. aslında giriş paralı falan değil bu arada sırf sinyal işte. bizde pazartesi sabah döneceğimiz ve bütçenin büyük kısmını tükettiğimiz için girmekten vazgeçtik.yani girişte artık sıkıntı çıkarabiliyorlar ama bence forsage gibi ucuz ama sırf üniversiteli kızların olduğu düşük potansiyelli bi yerde ya da coyota da orda burda para harcayacağınıza orda verin parayı girin derim.

coyota ugly: ilk iki kiev ziyaretimde tuttuğum ev buraya yürüyerek 1 2 dakika mesafe de olduğundan en çok gittiğim yerlerden biriydi. hatta ilkinde dönüş uçağımız sabah 9 de kalktığından hiç uyumadan orda takılıp oranın kapanışına, yani sabah 6 ya kadar takılıp ordan havaalanına transferle geçmiştik. hafta içi olduğu için mekan bomboştu. böyle olunca ordaki danscı kızlarla v e bodyguardlarla arkadaş olduk. hatta 3 4 tanesi bildiğin arkadaşım oldu. her gittiğimde en azından sohbet çeviriririz arada facebookta vk da falan konuşuruz. bi tanesi geçen yaz istanbul aktarmalı antalyaya tatile geldi istanbulda bir gece görüştük gezdirdim. ama açık söylüyim hepsi malın gözü suya götürüp susuz getiren cinsten. gel beraber rom içelim gel sana body shot yapıyım derken para uçup gidiyor. body shotta üstünüzü soyup önünüzde dans ediyor falan filan boş bir olay onu yaptırana kadar biraz para katın gidin ortanın biraz üstü bir paralı askere çakarsınız. dansçılarla yani bence fazla diyaloğa girmeyin. en iyi tanışılacak yer burada da kapının önü. mutlaka ateş isteyen bir kız gelir ordan yürürsünüz ya da içeride içki ısmarlama bahanesi ile tanışırsınız. eksi puanı bütün turistlerin ve Türklerin uğrak noktası. herkesin amacı ordan iş çıkarmak olunca ve bütün apaçi tipler orada toplanınca çekilmez oluyor. açıkçası bizim güvenliklerle ve dansçılarla bile goygoy yapmak muhabbet etmek hoşumuza gittiğinden gene arada gidiyoruz. ama bence 1 kere gidin görün iş çıkmassa ikinciye zorlamayın. yoksa bi ukraynalı lavuk gelir sigara ister sinyal yapar bir taraftan da gardaş sendemi Türksün diye birisi yanınıza yanaşır bir bakmışsın Türkler etrafını sarmış muhabbet ediyor. tabikide kendi ülkenden insanlar kendi soyun ama gerçekten bizimkiler apaçiliğin bokunu çıkarıyor. o yüzden bu tarz yerlerde Türk görmekten hoşlanmıyorum.

forsage: daha çok ufak üniversite öğrencilerinin uğrak noktası.içerisi Türk Azeri ve arap dolu. bunlar eksileri. artısı vip masa 800 gra le 1200 arası gününe göre değişiyor. yani inanılmaz ucuz. hafta içi genelde mekanlar hep boşken burası daha çok üniversiteli olduğundan dolabiliyor. hafta içi hareketli olan ender yerlerden biri yani… artıları da bu. kısacası hafta içi mecbur eğlenmek istiyorsan oraya gidiyorsun mecbur. benim gene de içime pek sinen bi mekan değil.

shooters: mekanın sahibi Türk. face kontrol falan ayağına bazen güvenlikler sıkıntı çıkarabilir. ama onları da görürseniz çaktırmadan , mutlaka içeri girersiniz. daha lüks ağır ve güzel bi mekan. içeri de inanılmaz bayanlar var. ama malesef konuştukça anlaşılıyorki paralı asker çoğu…shootersa girecekseniz façanızı mutlaka düzgün tutun gerekirse güvenlikleri görün. içeride inanılmaz bir kızda düşebilir tam düşürdüm derken paralı askerle pazarlık ta yaparken kendinizi bulabilirsiniz.

de lux olsun sky bar olsun chi olsun daha ağır lüks mekanlarından. bütçeniz sağlamsa buralarada gidin görün derim. biz vk dan tanıştığımız iki yiyici model kızla chi ye gittik en son gidişimizde baya baya para da gitti. verilen paraya değdimi derseniz bence sonrasında o modeller yan çizince ordan tanıştığımız başka kızlarla beraber olduk. o kadar masrafa girmeden bence radio holl heaven gibi yerlerden o ayar kızlar düşer….
gündüz yada akşam disco öncesi takılacak yer düşünürseniz yaz ve bahar zamanı par bar ve oralar çok canlı. gullivere gelmeden iki ara önceden sola dönünce görürsünüz. orda nargile içip takılabilirsiniz.ya da arena city nin oralarda. unutmayın bizden en önemli farkları cafe de ya da barda otururken bile gözünüze kestirdiğiniz kızlarla konuşup tanışabilirsiniz. kolay kolay terslenmezsiniz ya yanlarına oturur tanışırsınız ya da reddederler ama şu da var tanıştık diye de hemen sevinmeyin sonrasında hesap ta size girebilir. yani hesabı ödemeyi göze alabiliyorsanız davranın.her işte olduğu gibi burda da risk var) hesabımı öderseniz sonra eve de götürebilirsiniz ya da eğlenmelik başka bir mekana. ama hesabı ödediğinizle de kalabilirsiniz. biraz şans biraz da size kalmış biraz da kızların niyetine…. benim takıldığım çok sevdiğim hafta sonu potansiyeli yüksek olan bir bar var. ama o ben de kalsın orayı yazmıycam:) bir de prego cafe falan var adım başı. oralar da fena değil. unutmadan arena citinin içinde işletmesini arapların yaptığı linas bar diye bi yer var. bi akşam yabancı bir arkadaşımızla buluştuk o da bizi oraya götürdü. hayatımda yediğim en büyük kazıklardan birini orda yedim. bizim azç ok arapça bilen turizmci arkadaş buranın lübnanlı işletmecisi ile bi şeyler konuştu. masaya yiyecek içeceklerle beraber üstünde ananas falan olan büyük bir nargile geldi. hesap geldiğinde hepimiz şok olduk. yiyecek içecek kısmında bir sıkıntı yok ama nargile vip nargile adı altında tam 1875 gravini olarak önümüze geldi. o parayla orta karar bir discoda krallığımızı ilan eder yada birimiz sağlam bir paralı askerle beraber olabilirdik. rusça bilen biri olarak itiraz etsem de söz geçiremedim. vip dedi nargile dedi siz kendiniz bunu istediniz dedi mecbur ödemek zorunda kaldık. ne ukraynalısından ne Türkünden en ufak bi kazık yemedim onca kiev maceramdanta ki bu pis araplardan yediğim kazığa kadar. siz siz olun o arena citideki arapların o pis linas adındaki cafesinden uzak durun. olduki gittiniz önden mutlaka menüyü isteyinki bizim gibi aptal yerine konmayın.
yazın giderseniz dnipro nehrinin ordaki plajlara gidebilirsiniz. hareketli oluyor. tanışma potansiyeli yüksek.

bir de paralı asker piyasası var. akşam çıkın zaten kreşatikten arena sitiye doğru yürüyün önünüzü devuşka nada (kız lazım mı?) diyen tipler kesecektir. hatta bu işi yapan bayanlar bile var.sonrasında 1000 graviniye de var 1500 graviniye de 2500 graviniye de bütçenize göre seçin beğenin yapın.isterseniz seçin evinizin adresini verin artı 100- 200 gravini taksi parası karşılığında evinizde rahat rahat yapın. olayın özü şu. bu kievi ayakta tutan bilhasta zaten seks turizmi. kreşatikten arena siti gulliverin oralara kadar adım başı bu tarz evler mevcut zaten. 400gra civarı aradaki komisyoncu alıyor geri kalanını yattığınız kız ile evi işleten kadın arasında bölüşülüyor. o yüzden beğendiyseniz gittiğiniz evdeki kızdan memnun kaldıysanız oranın yani evin numarasını alın direkt, bi dahakine orayla muhattap olun arayın adresinizi verin gelsin yani aracıyı aradan çıkarın 400 gravini daha az ödemiş olursunuz. dediğim gibi bizdeki aksaraydaki pezolar gibi düşünüp te çekinmeyin bu işi yapanların bir kısmı öğrenci bir kısmı gündüz başka iş yapıyor ülkenin hali ortada ek gelir olsun diye akşam da bu işi kovalıyor. hatta dediğim gibi bayan bile var bu işi yapan. evlerde de sıkıntı olmaz ama çağırın evinize gelsin rahat rahat takılın sizin eve girince herşeyin yolunda olduğuna dair telefon açıyorlar işletmecilerine ondan sonra 1 saat sizin artık o kız ya da ne kadar saatlik anlaştıysanız.

kievdeki kızların diğer yerlere göre çok daha uyanık olduğu doğru , bir kızla tanışıyorum takılıyorum misal evi pozyaki de merkezde takılıyoruz sonra evine dönüş için taksi parasını bile benden istiyor.bi barda bi grup kızı kestiriyorsun gözüne tam gidip tanışıyorsun dünyaları yemiş içmişler sen sadece tanışmaya gelmişsin yenilenle içilenle alakan yok, hesabı ödemeye yanaşmayınca hemen 180 derece dönüş yapıyorlar… yani her türlü maddi olarak sizi sömürüyorlar buna karşı konulmaz ama önemli olan verdiğinizin karşılığını alabilmek. o yüzden dikkatli olun derim. Türklere hiç güvenmiyorlar zaten biliyorlarki buraya geliş amacı belli. evli olduğumu düşünen hatta çocuğum olduğu düşünen o yüzden pasaportuma falan bakmayı isteyen teelefonumdaki resimlerde yeğenimin resmini görüp senin çocuğun değilmi sen evlisin diyen yani bu tarz şeylerle bana gelen çook fazla kişiye denk geldimş kiev maceralarım boyunca. ama gene de artık maddi sömürünün bokunu da çıkarsalar insan kopamıyor alışkanlık yapıyor bu slav kızları ve kiev bilhasta bende. iyisine denk gelirseniz hele sakın kaçırmayın. kiev de biraz zor ama hiç şansınız da yok değil. benim 5 aylık düzgün bi ukraynalı ile ilişkim oldu, saçma sapan bi sebepten ayrıldım sonra pişman oldum ama kızın başka bi ilişkisi vardı artık. gene kemerde tanıştığım rus bi kızla 1 seneye yakın birlikte oldum .ben gittim o geldi derken evlenmek cidden istedim onla da ama kız iş iyice ciddiye binince istanbulda yaşamaya yanaşmadı. burda üniversite okudum düzen kurdum orda dil bilmiyorum hiç bi şey bilmiyorum ev hanımı olmak niyetinde değilim dedi. tam ikna ettim dil kursuna git türkçe öğren işini ayarlarız dedim geçen sene rusların uçağını düşürdük kız hepten gelmekten vazgeçti)

son kievdeki seyahatimden öncekiler kadar memnun kalmadım açıkçası dediğim gibi artık bi yerden sonra ne kadar karşılığını alırsan al bu maddi sömürü insanın canını sıkıyor. mutlaka bi yerden seni yolma peşindeler. bizim Türk kızları sinsice bunlar alenen yapıyor fark bu:) ama gerçekten ekonomik durumları belirli uç bir kesim hariç çok kötü. önceden takıldığım doktor bir kızın aylık maaşı bile sadece 150 dolar. böyle olunca ve bide ırklarından gelen inanılmaz bir güzellik olunca böyle şeylere yönelmeleri de normal, kızmamak gerek diye düşünüyorum.
Türklerin mekanlarına gelecek olursak arena citynın karşısında türk azeri ortaklığında dash adında Türk lokantası var. saksagonskava 33 te ukraynalı meşhur şarkıcı ani lorakın Türk eşinin sahibi olduğu mangal restaurantta Türk takımlarının maçlarını izleyebilirsiniz. yemekleri de güzel. gene kreşatikte turkish coffee ve esnaf lokantası tarzı” lokanta ”adında Türk restaurantları var. bir de maydanın orda ufak bir büfe var tavuk döner hamburger falan yapan viking burger adında. bunlarda Türk yemekleri bulabileceğiniz yerler. benim favorim mangal.

bu arada 6 aralıkta dinamo kiev ile maç olunca, e bir de fanatik Beşiktaşlı olunca 2 günlüğüne de olsa bir kiev macerası daha yapmak kaçınılmaz oldu daha döndüğüm gün yani dün ,uçak biletlerini aldım. ondan sonra bir daha gidermiyim bilmiyorum ama gene de bi 10 güne kalmadan istanbulda bunalıma girer bizim yapmacık kendini dünyanın en iyi en güzel kızları sanan kızları gördükçe kievi özledim demeye başlarım gibi geliyor. aslında bir de kafamdaki plan belarus minske gitmek. tanıdığım belaruslu kızlar sanki hem daha güzel hem de daha düzgün ve mütevazi gibi geliyor. bakalım zaman neyi gösterecek…

bir de zaporojnia ile ilgili bi kaç şey karalıyıp yazımı sonlandırıyım. dediğim gibi önceki plan 1 2 gün orda takılıp ordan kieve geçmekti taki burdaki yazıları okuyana kadar. okuyunca ucuz kiev biletini de görünce anında aktarma yaptık. sonrasında gitceğimiz günden bir gün önce istanbula dönüş bileti de ordan olduğu için trenle kievden oraya geçip 1 gün orda yaşayan arkadaşla beraber takıldık. ilk gidişte istanbuldan zaporojniyaya uçakta acayip bir potansiyel vardı.hatta kiev uçaklarında bile böyle bir potansiyel görmedim. ondan hatta ah dedim acaba 1 2 gün kalsamıydık. daha uçağın kalkmasını beklerken 4 5 kişilik bir kız grubuyla tanıştık. sonrasında hoş kieve aktarma yapacağımız için ne numaralarını aldım ne de vkontakt tan eklemek için isimlerini istedim. zapodaki havaalanı tam bir döküntü tuvalet kapıları bile kırık. tuvaletten öyle bir koku geliyorki bizim en pis tuvaletlerde böyle koku yoktur. ama insanı iyi niyetli bence, kantininde çalışan bir kız vardı çok tatlıydı onla biraz sohbet ettim önceden antalya da çalışmış biraz türkçe biliyordu. unutmadan pasaport kontrolu tam bir facia kievdeki gibi değil. aslında iyi niyetli askerler ama düzensiz olduğu için karışıyor. kaç gün kalıcan kaç para ile geliyorsun. ne amaçla geliyorsun gibi sorular soruyorlar. düzenli yapsalar gene çabucak gececek ama düzen olmayınca 1 1,5 saat havaalanında bekledik.ama rüşvet isteme gibi bir durum kesinlikle yok… sonrasında dönerken kievden trenle 7 saatte zaporojnia ya vardık. bazen bu konularda Türkiyeyi özlüyorsun insanları hiç yardımcı değil.çok soğuklar. ukraynalı arkadaşımız bizi uğurlamaya gelmese trenin kalkacağı yeri zor bulurduk. trende bir kompartıman çalışanı kız vardı bizim ucakların en guzel hosteslerine 100 basar. ama yüzü o kadar soğuk asıktıki konuşurken nerdeyse öldürcek. zaporojnia da upuzun bulvarın olduğu ufak bi şehir uzunlamasına kurulmuş bosfor adında bir Türk resteurant var. güzel cafeler barlar mevcut yol boyunca.ama orda yaşayan arkadaşım ve taksicinin dediği gece 1’den sonra o caddeler çok tenha ve sakat. saldırı kapkaç olayları oluyormuş sıkça. biz pazar akşamı 12 ye kadar takıldık hiç bir sıkıntı olmadı. ordan zaten havalanına geçtik havaalanı şehrin acayip dışında karanlık tuhaf yollardan geçince ulaşıyorsun havalanına, discolarına gitme fırsatım olmadı ama arkadaşım kalabalık grup olarak gitmekte fayda var yoksa sıkıntı olabilir dedi. ama kızları falan gayet iyi ve burda yazılanlar gibi insanı turiste alışık olmadığı için yiyecek gibi bakıyor öldürcek gibi davranıyor gibi bir olay kesinlikle yok. hatta bi kaç gün daha kalsam cafelerden falan iş yaparım gibi geldi. ama bilemedim. yani bi kiev lviv odecca daki ortamı burdan beklemeyin tabiki de ufak bi şehir zaten. ama o kadar da yerin dibine sokulacak bi yer gibi gelmedi. en güzeli orda yaşayan tanıdığınız takılacağınız kız varsa gidin onla olun 10 numara ortam olur yoksa kısmen hayal kırıklığı ile dönersiniz tabiki . sonuçta ufak bi şehir mekanlar ortamlar kısıtlı.

benden bu kadar slava ukraine geroyam sılava diyerekten sözlerimi bitireyim.