Gece Hayatı

Belgrad (Bir de Benden Dinleyin)(Ponyboy)

Geçenlerde uzun bir “Kıbrıs Geceleri” yazısı yazmıştım, hatırlayanlar olacaktır. Size bir de ayağımın tozuyla, sıcak sıcak bir Belgrad yazısı yazayım dedim. Kıbrıs yazısı gibi aşırı detaya girmeyeceğim ama bu makaleden sonra kafanızda bazı şeyler oturacak.

Öncelikle kızlardan bahsetmek gerek. Kızlar beni çok şaşırttı. Profilleri Ne avrupalı tipi, ne slav. Hani bizim türk kızları “biraz uzun olsa, biraz da şu basenleri, bacakları ince olsa” deriz ya. Hah işte Sırp kızları tam anlamıyla modifiye olmuş Türk kızı. Boy genellikle 1.70-1.75 arası. Rus kızları gibi kurugötlü, cılız değiller. Bacakları da çırpı gibi değil. Bacaklar atletik, kalçalar dik ve yuvarlak. Yani yuvarlak hatlı kızlara bayılıyorsanız, cidden inanılmazlar. İnanılmazlar ama havalılar da. Öyle ukraynalı kızlar gibi üçkağıt peşinde değiller. Beğenirse döner 3 kez bakar, gülümser (başıma geldi). Tanışmak için dibine girer, laf atar (Başıma geldi). Gözüne baktığında, o da sana şöyle alıcı gözle bakar. Beğenmezse de, bakmaz. Bu kadar basit. Ne yiyici, ne aç karılar, ne de kezbanlar. Eğer uzun boylu kız seviyorsanız, 1.85’lik fıstıklar görüp şaşıracaksınız. Yalnız halk olarak korkunç sigara kullanımı var. Bazı kızların cildi sigaradan bozulmuş. Sigara içilmeyen mekan yok. En lüks mekanlara girdim, orada bile fosur fosur sigara içiliyor. Şimdi sigaracılar “eee içilsin birader, ne var bunda” diyecektir. Öyle olmuyor hocam. Göt kadar kulüpte herkes sigara içince korkunç bir duman ve 2 saat sonra mekanda nefes alamaz hale geliyorsun. Gözler yanıyor, Eğlenecek hal kalmıyor insanda.

Birçok yerde mekan var. Amma velakin asıl tantana Sava Nehri kıyısındaki yüzer diskolarda ve nehrin dibindeki kulüplerde. Bazı mekanlara girdim. Bar, pub tarzı yerler. İçerdeki müzik ve ortam güzel ama boş boş sohbet ediliyordu. Bir de tabii ki leş gibi sigara dumanı. Buralarda durmaya gerek görmedim. Ankara ve İstanbul’da bulamayacağım, görünce gözlerimin açılacağı yerler aramak için epey dolaştım. Sahilde bazı lüks kulüplere girdim. Birisi bana lüks mekan dese, ilk önce onun lüks kavramını sorgularım. O yüzden size lüksü açıklamak istiyorum. Mesela gittiğim kulüplerde kapıda çok iyi giyinmiş bayanlar/erkekler müşterileri rezervasyonla içeri alıyorlardı. Mekana giren kızlar gerçekten şahaneydi, erkekler nasıldı? helal olsun çocuklara, onlar da çok iyi giyinmişti. Yani delikanlı adam göte göt demeyi bilecek. Sırp erkekleri de boylu poslu, kalıplı herifler ama giyinmeyi de iyi biliyorlar. Burada rusya ve ukrayna için erkeklerle ilgili yazdıklarınızı okudum. Belgrad için bunu unutun. Adamlar hem yakışıklı, hem de çok iyi giyiniyorlar. Birkaç şık restoran 10-11 gibi kulüp havasına bürünmüştü. Yani nasıl anlatılır? Pre-party diyebileceğim, kulüp öncesi yemek ve müzikle havaya girme mekanları bunlar. Dışardan restoran gibi gözükse de, içeri girdiğimde inanamadım. İçerdeki tüm kızlar ultra mini etek, topuklu ve makyajlıydı. Erkekler ise ceket, blazer, klas ayakkabılar giymişti. Ben normalde iyi giyinirim, böyle bir yere kötü giyinip gitmeye utanırım. Gezgin modunda gittiğim için yanımda blazer, gömlek gibi klas bir kulüpte giymem gereken şeyler yoktu. İstanbul’da olsa mekanın önünden geçerken, beni o kıyafetle görseler, taşla sopayla kovalarlardı 🙂 Burada ise çok kibar bir şekilde, ingilizce “bir şeyler içmek istediğimi, rezervasyonum olmadığını” söyledim ve içeri güleryüzlü bir şekilde davet edildim. Gittiğimde nisanın son haftasıydı ve kulüplerin %80’i kapalıydı. Haziran-temmuzda durum nasıl olacak bilmiyorum. Fakat bana kıyafet ve yüz kontrolü yapılmadı. Belki o dönem yapılabilir. Sonra gidip de,”Bizim tipimizi beğenmediler, rezervasyon yoksa almayız diye sepetlediler” diye sonra bana çemkirmeyin 🙂

addtext_com_MTQ0NjAzMTIzNjY0

İçeriye davet edildiğim yerlere erken gitmişim. İşte her şehrin bi olayı var. 23.30’de gittiğim bir kulüpte barda 3-4 kişiyle mal mal beklerken, dayanamayıp garsonun birine “burası ne zaman dolacak” dedim, valla gece 2 gibi dedi. ee Elbette boş mekanda vaktimi harcayamazdım. Başka mekanları aramaya başladım. Birkaç yere daha girdim onlar da boş. Bir bira aldım, biraz vakit harcadım. Saat 12.30 gibi girdiğim yerlerin hala boş olduğunu görünce Skadarlija bölgesindeki mekanlara gitmeye karar verdim. Ha bu arada herkesin öve öve bitiremediği Tilt Club kapalıydı. O da sahilde. Kalemeydan’dan aşağı sahile inin, kime sorsanız gösterir. Neyse konu dağılıyor, köprüye yönelirken güzel giyimli kızların köprü ayağında bir mekana yönlendiğini fark ettim ve onları takip ettim 🙂 ve oha, meğer orası kulüpmüş! Cidden çok şaşırdım. “Yahu çoban gibiyim, bu süper mekana beni kesinlikle almazlar” diye düşünürken, gayet cool şekilde “merhaba, iyi geceler” diye selam vererek içeri girdim. Rezervasyon soran olmadı, tipimi-kıyafetimi beğenmeyen olmadı, giriş parası isteyen olmadı. Bakın bu gerçekten çok iyi hissettiren bir şey. Türkiye’de Çükün var diye Johnny Depp bile olsan, leş gibi bardan “damsızsın!” diye geri çevilirken; arkandan 150 kiloluk, koltuk altı ter kokan abla elini kolunu sallayarak giriyor. Bir şey deyince o abla bile, “ama dam şartı olmalı!” diyebiliyor. Kardeşim, ben adam gibi giyinmişim, şeklim şemalim düzgün, kibarca “iyi akşamlar, bir bira içmek istiyorum” diyorsam, o şerefsiz mekan sahipleri beni oraya nasıl almaz? Adam gibi gelen birine, 2 birayla dünyaları devirmek isteyen bıçkın, potansiyel taksim yılbaşı tacizcisi muamelesi yapmak nasıl bir bozuk zihniyettir? İşte Belgrad’da bu yok, o saçma kapı kontrolleri de yok. Uzun uzun yazıyorum ama yalapşap bir yazı olmasını istemiyorum.

Bu mekan erken hareketlenmiş. 12.30 gibi. Montla içeriye almadılar. Doğru hareket. Montla kulübe mi girilir lan! Bizim bazı kezban türk kızları çantayı ortadan çapraz yapıp, dans pistine çıkıyor. Pistte amele gibi çantayla dans eden türk kızını görünce insanda heves de kalmıyor 🙂 Neyse mont için yanılmıyorsam 100 dinar (2,5-3tl) gibi bir para ödedim. 100 dinar ödediğimi çok iyi biliyorum çünkü o ana kadar pek bir şey içmemiştim. “Abi 2,5tl vestiyer parası olmaz, sallıyor bu herif” diyen varsa google’a “dinar-tl kuru” yazıp kendisi görsün 🙂 Kulüpte vestiyer 2 ciklet parası. Suratımda aptal bir mutluluk ifadesi oluştu. 11’den beri şöyle bir mekan arıyorum. Ohhh be dedim. İçerde %60 erkek %40 hatun vardı. Lobilerde şişe açtırmak şart. Şişesiz bir lobi göremedim. Bistroları da erken gelenler kapmış. İyi giyimli çocuklar vardı. Kızların hepsi çok seksi giyinmiş. Bir kulübe nasıl gelinmesi gerekiyorsa öyle gelmiş kızlar. Bazı geç gelen kızlar direktvlocalara yerleştiler. O kızlar locada takılan tiplerin arkadaşı mıydı, bilmemiyorum. Fakat direkt locaya gidip, orada takılan epey kız gördüm (Loca farkı).

Bir de önemli bir husus var. Aramızda hayvanlarla aşk hayatı yaşayan kişiler varsa lütfen Belgrad’a gitmesin, çünkü bu tip kişiler bizi orada Türk kimliği altında rezil ediyorlar. Bu mekanda da türkler gördüm. 4 erkek gelmişleri teletabi gibi hiç ayrılmadan, kızlara kilitlenmiş vaziyetteydiler ve öylece, hareketsiz halde duruyorlardı. 2 erkek gideceksiniz veya kız-erkek karışık gideceksiniz. Kulüpte Kız grubu olur ama kulübe 3-4 sap, çarşı iznine çıkar gibi gidilmeeezzzz. Kulüpte hiç hareketsiz, otobüste ayakta yolculuk yapar gibi durulmaz. Siz arap değilsiniz, siz Türksünüz arkadaşlar. Bizim milletimizi bu kadar ayağa düşürmeyin (Yapmayana lafım yok. yapana, idrak edebildiği kadar bir uyarı bu).

bkrs4

4 sap gelmişler ortalığa aç aç bakıyorlar. “Aha la, gız la gız, şuraya geçelim” diyor. Bunları duydum, moralim bozuldu. Ya arkadaş, Avrupa’da türküm demeye utanıyorum. Geçen biri çok farklı tipler var dedi. Adam çözmüş bizi. Apaçisi de var, kültürlüsü de var diyor özetle. Çözmeyenine bunu anlatamazsın. Apaçi, yamyamı da türk; efendi, klas olanı da türk. Neyse “ukala herif, aşağılayıcı tavırları var” deyip, rahatsız oluyorsan hemen kapat bu yazıyı. Ben sana gerçekleri söylüyorum. Belgradlı gençler filinta gibi giyinmişken, hepsi dans edip kızlara kur yapıyor. Bizim bazı apaçi tipler, 15 liralık ucuz tişörtüyle, omuzlarını sallayarak, ortalığı aç aç keserek oradan kız kaldıramaya çalışıyortlar. durduk yere zınk diye kızlara dayamaya çalışan tipler başlı başına bir utanç zaten. Burada bir belgrad yazısı vardı. Arkadaş resim de paylaştı. “Güleryüzlü olun, pozitif enerji yayın” diye yazmıştı. Ben o yazıya bayılmıştım. Bazılarının işine gelmedi fakat o arkadaş gerçekleri söylemiş. Benim karşımda 5 kız dans ediyordu. Hepsi mini etekli taş gibi sırp kızları, kızlardan enerji fışkırıyordu. Karşısında eminönü’ne alışverişe gelmiş gibi giyinmiş 3-4 vatandaşımız. Ya o kız sana bakar mı birader? kızdan enerji fışkırıyor, gül oyna tadını çıkar. O gün 8 saat gezmiştim, ayaklarım tutmuyordu fakat o halimle ben bile oynadım, ortama uydum. 2. gidişimde yarım şişe viski içip orada saatlerce dans ederim. Ha ben bu olanları görürken tam bir amele geldi. içimden (ya arap, ya türk derken) herif kızın koluna tam bir amele gibi yapışıp, “come come” diye kızları resmen çekti. Kızlar nezaketen gittiler ve biraz sonra geri geldiler. yiyici karılar elbette vardır ama Belgrad kızlarının derdi eğlence, pozitif enerji. Ukrayna, rusya, moldova ile kıyaslamayın. İçki ısmarlatayım, takayım derdinde değil kimse. Ismarlarsın, o senin artın olur. Müziğe geleyim.

Müzik muhteşemdi. Amele çıstak house değildi kesinlikle. Ortamın nabzını tutan müthiş bir setti. 3’e kadar iyi gitti, 3’ten sonra sırp kop koplar başladı. Bizim serdar ortaç – iki deli (remix djcan kekooğlu) tarzı şarkılara geçti. Niye bilmiyorum. 2,5 saat inanılmaz çaldı. Arkadaşlar kızlar çok seksi, çok havalı dememe tekrar tekrar gerek var mı? 8 saat gezdim, gözümün feri sönük. Ama çok keyif aldım ve gece 3’e kadar müthiş sigara dumanı ve havasızlığa rağmen orada kaldım. Bu kulüpler 1 ay sonra 20 katına çıkacak. O zaman Belgrad’ı hayal edemiyorum. Bu arada en önemli şeylerden birini söylemedim. Yorgun olduğumda pek viski içmem. Kendimi iyi hissettiğimde yarım şişe viski içerim. Buzlu da değil, hafif soğutulmuş sek severim. Burada elimde bira şişesiyle dolaşmayayım dedim ve hiç sevmediğim halde jack söyledim. (-eee sevmiyorsan neden jack söylüyorsun?). Türkiye’de bu ayarda bir kulüpte tek viski 60 tl civarındadır. Ben sadece single malt içtiğim için onun tek fiyatı da 80tl olacaktır. BU saatte o kadar para vermeyeyim dedim. Tek jack söyledim. Kaç para desem inanırsınız? 450 dinar! 12 lira hocam 12! Propaganda ayarında bir kulüpte tek viski 12tl :))) Bir an gaza geldim. “Long island içip, iyice zıvanadan çıksam mı” dedim. 850 dinar dedi. Fakat o long islanddan 1 saatte 2 tane iç, kafanın yayı fırlar. Adam bir long island yaptı, içkileri boca etti. Ben bunu içemem dedim. Yani normalde içerim de, o bitik fizyolojimle içersem nakavt olurdum. Yoksa 25tl para. Biz türkiye’de 2 tane efes içip 25tl veriyoruz 🙂 Bir de garsona 50 dinar ateşle, Belgrad’da kralsın kralll!!

Havalandırmanın olmaması ve alanın dar olması nedeniyle Sigara dumanı beni çok zorladı. Yüzer kulüpler açılınca o dert de bitecek. Fakat eğlence harbiden klas. Bizim amele türkleri görüp gerçekten utandım. Araplar çok değildi. 2 tane arap gördüm, bir şeyler sordular. Türküm deyince “selamünaleyküm, müslüman kardeşimiz” dediler. Ne kadar samimiyetsizler değil mi? oraya abazanlık yapmaya, am peşinde koşturmaya gelmiş kekolar. Gecenin bir yarısı bana “Müslüman kardeş, sen bizim kardeş” diyorlar. Senin yaptığın müslümanlık mı? selam, nasılsın de geç, fuhuşa gelmişsin, müslümanlığı ağzına sakız ediyorsun aq! Yani bu tip adamlardan uzak durun arkadaşlar. Türkü, arabı aynı. Bu adamlar gibi olmayın. Avrupa’da görürseniz yolunuzu değiştirin. Bu adamlar bizim sicilimizi çok bozdu avrupa’da. Güzel giyinin, şık olun, insanlarla samimi diyalog kurun. Bakın bu yazımda hiç seks ibaresi kullanmadım. Siz oraya giderken eğlenmeye gidiyorsunuz unutmayın. Herkesle sohbet edin, eğlenin. Sadece kız düşürmeye gelmiş, aç, kıro tipler dışardan hemen belli oluyor. Avrupalı kızları da aptal sanmayın. Kızın biri nerelisin dedi “önmeli değil, ben de senin gibi insanım” dedim gülerek. ee tabi hoş olmadı. Bakın, bizi bu hallere düşürdüler 🙂

Yazının sonuna geldik sayılır. Stefan Braun diye bir yer varmış. Bizim kız kaldırmacı türkler çok gidiyor bu mekana. Mekan sahipleri de olayı çakmış, tam araplar ve türklere göre bir ortam dizayn etmiş. Dans eden kızlar mekanın kızları. Para yiyen sırp hatunlar da gidiyor oraya. Kalabalık bir yer diye duydum ama sırf şu gözü dönmüş tipleri görürüm diye gitmedim. Gerçi gittiğim kulüpte de vardı ama çok değildi. Haa söylemeyi unuttum. Saat 2 gibi boş diya çıktığım 2 mekanın kapısının önü feci kalabalıktı. Girecek dermanım kalmadığı için pas geçtim. Giderken nehir kıyısını dolaştım. Eskortlara bakındım göremedim. Budapeşte, Barcelona yığınla fahişe olurdu bu saatlerde, bu tip noktalarda. Valla aradım bulamadım. Sadece fiyat almak ve sizinle paylaşmak için bakındım. Herhangi bir niyetim yoktu açıkçası. O esnada bir park görevlisi eliyle sigara işareti yaptı. “Ne sigarası, joint mi (esrar) satıyosun” dedim. Evet dedi. Adam otopark görevlisi, bir yandan torbacılık yapıyor. Fakir memleket, iki işte birden çalışıyor, naapsın gariban 🙂 Ulan gecenin 3’ünde bu ülkede de beni torbacılar bulmayı başardı dedim, çektim gittim eve. Yani ortada pek bir şey yok ama çok ararsanız, doğru yerlere giderseniz aslında her şey var 😉

Sert bir yazı olmuş olabilir. Alınganlık yapmayın, dürüst bir şekilde gerçekleri yazdım. Lütfen bu yazıdan sonra bahsettiğim belgrad yazısını da okuyun.

Yorum

  • yazı güzel kardeş eline sağlık,
    ama rus kızları number one :)) kuru göt falan değiller 😛
    ben de bir ekleme yapayım, Belgrad’a kışın gittik, çooook soğuk hava…
    o yüzden bahar veya yaz aylarında gidin.

  • Arkadasim yazin guzel olmus kendini cok ovmusun fakat icraat yok surekli turklere hakaret edip durmussun bu konuda sana katiliyorum ayi gibi 4 erli 5 erli grup halinde barlara kiz tavlamaya cikilmaz maca gider gibi bara disko ya gidilmez medeni olun az turk ler adimizi kirletmeyin

  • @vintage, eyvallah hocam 🙂
    @blacksea007, belgrad’da ortamlar haziran gibi baslayacak. Sirf gece hayati icin tekrar gitmeyi duunuyorum.
    @azat, kendimi ovmedim sana oyle gelmis. Turklere hakaret etmedim. Turk kimligiyle bizi rezil edenlerden bahsettim. Arada cok buyuk fark var.

    —————–
    Yazida belgrad gece hayatinin canliligindan, kizlardan ve ortamlardan bahsettim. Kac para harcayacaginizdan da bahsettim. isi gucu seks, vurkac olan kisileri elbette tatmin etmez ama cogu kisiye eminim yarayacak bu bilgiler.

    Ne depresif, karamsar seyler yazdim, ne de ona vurdum, buna caktim diye sizi costurucu seyler yazdim. Yurtdisi=seks anlayisina sahip arkadaslari gayet iyi anliyorum. Onlara zaten ne soylesem bos 🙂

  • Başkan çok güzel bir yazı olmuş, tebrikler
    Anlatım tarzına bayıldım , keşke herkes senin gibi gerçekçi ve acımasız cümleleri yaşadıkları hikayelerinde yazsalar.anladığım kadarıyla belgrada direk skor amaçlı gitmemişsin ve eğlenmene bakmışsın zaten yapılması gereken bu,öyle hemen gol atayım diyerek kendini ve bizi rezil edenler klüplere değil direk genel evlere gitsinler fakat ne söylersen söyle nafile
    Fakat sana katılmadığım bir nokta rus kızları için söylediğin doğru değil maşallah çoğu saf kan at gibiler

  • Ponyboy kardeşim ellerine sağlık. Yarası olanlar beğenmez bu yazıyı sadece 🙂 Yurt dışına tatile,gece hayatına akmadan önce adab-ı muaşeret dersleri almak şart bence.

  • @Hakan,
    @emre,

    teşekkürler arkadaşlar. beğenmeniz beni çok sevindirdi. evet kesinlikle skor için gitmedim. belgrad’a ilk kez gittiğim için şehri tanımak istedim. tekrar gideceğim için şehir keşfi yapmaya çalıştım. şehri bildikten sonra hangi saatte nerede olmam gerektiğini biliyorum. nereye nasıl gireceğimi, kaç para ödeyeceğimi biliyorum. bunlar çok önemli.

    skor diye gidip, ilk günden marizlenen kişileri burada okuyoruz. şahsen üzülüyorum. bir gezgin olarak her daim kontrollü olmayı tercih ediyorum. bu yazıda türkler hatalarımızdan bahsettim. bizim vatandaşlar gece kulübüne 4 kişi gelmişler, üstlerinde 10 liralık penyeyle girişte barda teletabi gibi yanyana duruyorlar. ellerinde de şişe bira. iş için gidip, bir de hatun deviremeyince moralleri bozuluyor. sonra buraya gelip “belgrad bitmiş, kiev yanmış, budapeşte pert” diyorlar. hayır arkadaşlar böyle bir şey yok. siz önce rahatlayın ve eğlencenin, keyif almanın farkına varın. dans et, ye, iç, gül, insanlarla sohbet et. erkek-kız ayırt etme herkesle konuş. yani bundan bahsettim, türklere hakaret etmişsin diyen olmuş. biz neyiz arkadaşlar, biz çinli miyiz? 🙂

    bakın bir örnek. 6 kez budapeşte’ye gittim. son iki gidişimde 60 eurodan pazarlıkla 40 euroya yol üstü eskortu aldım, hem de macar çingenesi değil 19-20 yaşında sarışın kızlar. budapeşte’ye giden bazı kişiler bana “nerede kardeşim o kızlar, sallama” diyeceklerdir. hah işte bahsettiğim bu. ben yorgun olsam bile sağa sola bakıp, gördüğüm eskortlarla bile sohbet ediyorum. pazarlık, muhabbet ediyorum ki, bir daha gelirsem onu nerede bulurum, kaça alırım bileyim diye.

    bu yazıyı okuyup, kendiyle ilgili durup düşünen olmuşsa, gerçekten sevinirim.
    giyiminiz şık olduğunuzda, diyalogunuz ve davranışlarınız klas olduğunda her yerde saygı görürsünüz ve mutlu olursunuz. belgrad’da bunu fazlasıyla gördüm. neyse beyler, umarım derdimi anlatabilmişimdir.

  • Mekanın adını belirtmemişsiniz. Anlatımınızdan Brankow olduğunu tahmin ediyorum doğru mudur? Gerçekten kaliteli bir mekan.

  • @muhti, evet Brankow’du mekanın ismi. Brankow Köprüsü’nün hemen ayağında, gizli saklı bir yer. Yanında teras gibi açık bir alan vardı. Yazın terası da açılacak sanırım. Küçük ama eğlencesi çok iyi.

  • Hocam tam da 2 hafta sonra, kendi planladigim Balkanlar turumun Belgrad ayaginda olacagim. Yazi gercekten efsaneden de ote. Dogruyu yanlisi tum ciplakligiyla anlatmissin. Bravo. Iste, Turkiye’de gezi kulturunun gelismesine senin gibi gezginler ve yazilari katki saglayacak.

  • Gerçekten güzel anlatılmış ağzına sağlık ..
    Gezmek eğlenmek gerek biz millet olarak bunu yapamıyoruz kemdimizi kadınları umursamadanda sex i düşünmedende müziğe ve eğlenceye bırakamıyoruz halbuki eğlensek 2 duble viskiyle çıkıp bir dans etsek bütün gözleri kendimize çevircez ama tam tersini yapıyoruz mekana gidip ağzımızı açıp mal mal etrafı kesiyoruz..

  • hocam selam,
    süper bir yazı olmuş. ilk defa gidecekler için gayet faydalı.
    biz 3 erkek gideceğiz.
    mekan dışında da genel olarak Türklere karşı bakış açısı ne durumda?
    o pozitif tavrı günlük hayatta da sürdürmek gerekir mi? yoksa sürekli dayak yiyeceğiz beklentisiyle mi gezeceğiz orada 🙂

  • yazı süper. bende ilk defa gideceğim 15 gün sonra. amacım şehri gezmek, güzel fotograflar çekmek.
    akşam ve gece için canlı müzikyapan yerler var mı? rock özellikle?
    ektra bir soru da casino lar hakkında bilgin varmı?

  • @erturko, türklere yaklaşım çok güzel. fakat kızılyıldız taraftarı faşist sırplar da varmış. bana denk gelmedi. giyim kuşam ve yaklaşım tarzı iyi olduğu müddetçe sıkıntı yaşanmıyor. bazı ülkelerde ne yaparsan yap, türküm deyince yüzüne kapanıyor. sırbistan çok farklı.

  • Yüzde yüz katılıyorum umarım covid salgınından sonra bizim barzolar ve kezbanlar artık çok fazla gidenez

Kategoriler